Batıcı Osmanlı Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Batıcı Osmanlı Tarihi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Nisan 2025 Çarşamba

Üçüncü Selim Propagandasına Bir Örnek

 Koca Sekbanbaşı Risalesi, 3.Selim'in bilgisi dahilinde yazılmış Nizam-ı Cedid'i propaganda eseridir. Nizam-ı Cedid lehine kaleme alınan layihalara kaynaklık eder. Prof. Birinci ve Prof. Beydilli arasında yazarının kim olduğu tartışılmışsa da henüz müellifi tesbit edilememiştir.

Bu şekilde pek çok kitap yazdırarak Nizamı Cedidi halka benimsetmeye çalışmıştır.



29 Nisan 2025 Salı

Osmanlıda Devlet Nişanları Kullanımı

 

 

Osmanlı'da yararlılığı görülen bir kişi Hil'at, kılıç, at ve murassa kılıç ile onure edilirdi. 2.Mahmud ile birlikte  batıya özenilerek nişan ve madalya takılmasına başlandı. Özellikle yakın dönem fotoğraflardan aşina olduğumuz bu nişanlar belirli kurallara göre takılırdı. Ne yazık ki modern muzaffer bir ordu olmak şekli benzerlikle olmuyordu.Disiplinli dinamk bir ordu olmakla oluyordu.II.Mahmut ve ardından gelen Batıcı Osmanlı padişahları ve yöneticileri ise bir türlü bunun farkına varmıyordu. Zira disiplin ve dinamiklik zordu, şekli benzerlik ise çok kolaydı.




22 Nisan 2025 Salı

Batıcı Osmanlı Padişahına Atfedilen Bir Haram Sevda Meselesi ve Hünkar Beğendi Yemeğinin Hikayesi

 İçinde Rezil  Bir Aşk Hikayesi Saklı Olan Yemek: Hünkar Beğendi

1867 yazının, yüzyıllar sonra dahi hatırlanacak çok rezil  bir hikaye için milat olacağını kimse tahmin etmezdi...

İstanbul, çocukların uyuduğu, kuşlarınsa güneşin doğuşuyla şakımaya başladığı bir güne uyandı. Simitçi, sopasına simitlerini takmış, Cağaloğlu yokuşundan aşağı evlere seslenerek salınırken, imparatorluk, tüm ihtişamıyla yüzyıllardır olduğu gibi şehrin siluetini selamlıyordu.

12 Nisan 2025 Cumartesi

Osmanlı Batıcılaştırılırken Hayır ve Hasenat Gölgesinde Yapılan İfsadat

 Osmanlıyı yıkan hamleleri yapanlar her nedense halka kendilerini çok hayırsever göstermişlerdir Osmanlı Devletinde.

Çeşitli entrikalarla kaliteli şehzadeleri ve büyük komutan Pargalı İbrahim Paşayı katlettiren Hürrem de çok hayırseverdi hukuk sistemini İslam hukukuna uygunluktan çıkaran Islahat Fermanını ilan eden Dolmabahçe Sarayını tonlarca altınla borç parayla yapıp borç bataklığında batıran Sultan Abdülmecid de..

11 Nisan 2025 Cuma

Kayıp Yılları İsraf ve Sefahat Sembolleri: Dolmabahçe Sarayı

 


Sultan Abdülmecid Dönemi (1839-1861), Beşiktaş Sahil Sarayı yapılarının işlevsellik açısından eksik kaldığının hissedildiği bir dönemdir. Bu yapılar yıktırılarak yerine Dolmabahçe Sarayı’nın yaptırılmasına karar verilir. 13 Haziran 1843 yılında inşasına başlanan Dolmabahçe Sarayı, 7 Haziran 1856’da kullanıma açılmıştır. 110 bin metrekarelik bir alanda, Boğaz’a nazır muhteşem bir manzaranın hakimi konumda yer almaktadır.

Kayıp Yılları Abdülaziz Devri

      Resim Sergisi Açan Halife (!)

İslamda var olan resim yapma yasağına rağmen 28 Şubat 1863 'de - Türkiye'de bilinen ilk resim sergisi, Osmanlı padişahı Abdülaziz'in de desteğiyle İstanbul'da açıldı.

****

Nakibüleşrafların Kılıç Kuşattığı Sultanlar

 Nakibüleşraflar Osmanlıda Ehli Beyt soyundan gelenlerin devlet tarafından oluşturulmuş ve tanınmış teşkilatına verilen isimdir.

Ne var ki Şanlı Osmanlı'da bazı kötü huylar da vardı. Şer işler yapanlar işledikleri şerareti hayır hasenat maskesiyle örterlerdi. İşte bu örtme yollarından biri de Nakibüleşraflarca Kılıç kuşatılmak olarak gözüküyor. Batıcı ve batıya eğilimli Osmanlı sultanları bu hallerini Nakibüleşraflarca kılıç kuşatılarak örtüyorlardı. 

Bakalım kimlere nakibüleşraflar kılıç kuşatmışlar:

Osmanlı devleti'nin duraklamasında

V. Mehmet Reşat Bu Ne Tezat!

 Devlet yönetimini mahkemelerde müslümanları sen de mürteci imişsin diye suçlayıp idam eden İttihatçılara teslim eden/ onlarla işbirliği halinde olan V.Mehmet Reşat' ın Topkapı Sarayı'nda okunmak üzere vakfedip ve Hattat Hasan Efendi'ye Sahihi Buhari yazdırmış olması ne yaman bir çelişkidir. 

10 Nisan 2025 Perşembe

V.Mehmet Reşat'ın İttihatçılarca Devletin Başına Geçirilmesi ve V.Mehmet Reşat Dönemi

 1908 darbesinden sonra İttihatçıların ülke de oluşturduğu genel zulüm düzenine  ve İttihatçı olmayan/batının devşirmeliğini kabul etmeyen alaylı subayların ordudan atılması zulmüne karşı gelişen 31 Mart Olayı ardından 1909'da, II. Abdülhamid İttihat ve Teratkki tarafından tahttan indirildi ve 65 yaşında olan Veliaht Reşad Efendi yine  İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin desteğiyle tahta çıkartıldı. Saltanat adı olarak, asıl adı olan "Reşad" değil, "Mehmed" adının kullanması kararlaştırıldı. Bu isim değişikliği ayandan Ferik Sami Paşa önerisiyle yapıldı ve gerekçesinin Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'a ordusuyla girişi ile Hareket Ordusu'nun İstanbul'a gelişi arasında bir bağlantı kurmak olduğu belirtilmektedir. Padişahlığa Meclis-i Milli kararıyla gelmesine rağmen, Osmanlı Hanedanı'nın "ekber evladı" olması ile de padişahlığı hakkı bulunmaktaydı.